HEVES

Madam Hayganuş’un kocası Agop ölmüş.
Hayganuş çok üzgün. Sevgili kocasının mezarının başında oturmuş ağıt yakıyor.
Komşuları, arkadaşları da elleri önlerinde bu dramatik anı saygı içinde sessizce izliyorlar.
Hayganuş’un kocası Agop’a yaktığı ağıt herkesin gözlerini yaşartıyor:
‘‘Ah Agop efendi ah… Sen ne güzel, ne alim adam idin…
Fransızca bilir idin…
İngilizce’yi, Alamanca’yı fevkalade konuşur idin…
Sen edebiyattan, fizikten, kimyadan, riyaziyeden çok iyi anlar idin…
Şiir bilem yazar idin…”
İzleyenler suskunluk içinde bekliyorlar, ama ölçüyü kaçıran Hayganuş’un Agop’a sıraladığı övgüler bir türlü bitmek bilmiyor.
Artık biri dayanamıyor ve patlıyor:
‘‘Yahu Madam Hayganuş, amma da büyüttün ha!.. Agop’u hepimiz tanır idik. Rahmetli hiç de dediğin gibi bir adam değil idi.
Mesela, Fransızca filan bilmez idi. Şiir de yazmaz idi. Az biraz okuması, yazması var idi. Hepisi o kadar…”
Madam Hayganuş, komşusunun bu sözlerini duyunca hemen ağlamasını kesmiş ve başını kaldırarak gururlu bir sesle şöyle yanıt vermiş:
‘‘Olsun… Heves eder idi.”

One thought on “HEVES”

Leave a Reply

Please log in using one of these methods to post your comment:

WordPress.com Logo

You are commenting using your WordPress.com account. Log Out /  Change )

Twitter picture

You are commenting using your Twitter account. Log Out /  Change )

Facebook photo

You are commenting using your Facebook account. Log Out /  Change )

Connecting to %s

%d bloggers like this: