Kilisenin rahibi,havranın hahamı ve de bizim imam
Temel arkadaşlığı öyle de bir ilerletmişler ki,
başlamışlar her gün birinin avlusunda kumar
oynamaya.
Kumar oynamak yasaktır ya eski devirde,
gammazlayan mı olmuş ne, zaptiyeler basmış
kumarcıları.
Rahibi sorgulamışlar, ” Utanmıyor musunsakalından rahip efendi; haydi itiraf et kumar oynuyordunuz değil mi?”
Rahip düşünmüş ki arkadaşları ele vermek pek
günahtır,”Hz.İsa nasılsa yalanımı bağışlar” diye
düşünüp, “haşa oynamıyorduk” diye cevap vermiş.
Mustantikler hahama dönüp, “Utan sakalından
haham efendi; haydi itiraf et kumar oynuyordunuz
değil mi?”
Hahamdır, “nasılsa Hz.Musa beni bağışlar,
arkadaşları ele veremem” diye düşünüp o
da,”haşa oynamıyorduk” diye yanıtlamış.
Zaptiyeler Temel imama dönüp aynı soruyu sormuşlar ki,
Temel’dir, soruyu soruyla yanıtlamış,
“Rahip oynamaayi,haham oynaamayı.. ha pen bu pok yiyeni
kimunla oynayrum da..?”