İstanbul ve Ankara haber merkezlerine bomba gibi bir haber
gelmiş, Karadeniz`de enaz 150 yasında olan birisi
yaşamakta diye. Tabii tüm TV istasyonları , gazeteciler
köye hücum etmiş, dünyanın en yaşlı insanı ile röportaj
yapmak için.
Adamı kahvede otururuken bulmuşlar ve röportaja
başlamışlar, ilk soru olarak bize güzel bir anınızı anlatın
lütfen olmuş.
Adam başlamış anlatmaya birgün kahvede arkadaşlarla
oturuyorduk, muhtar geldi ve sıpasının kaybolduğunu söyledi
ve bulmak için yardım istedi, arkadaşlarla armaya çıktık ve
dağın öte yüzünde bulduk, dönüşte hava güzel, mevsim
bahar, eee sıpa da gözümüze güzel göründü ve sıpanın
arkasına geçtik, deyince gazeteci araya girmiş, bu
kadarı yeter, biliyorsun bu canlı yayın bazı kurallara uymak
lazım diyerek adamı susturmuş.
Siz bize başka bir güzel anınızı anlatın demiş, adam olur
demiş ve anlatmaya başlamış, birgün kahvede otururken ağa
geldi, küçük kızının kaybolduğunu söyledi ve bulmak için
yardım istedi. Arkadaşlarla aradık ve dağın öte yüzünde
bulduk, geri köye dönerken, mevsim bahar, biz genciz, eee
kız da daha 14`ünde deyince gazeteci tekrar
araya girmiş, yahu amca bizim başımızı belaya sokacaksın,
bunları canlı yayında anlatamazsın demiş, siz eniyisi bize
kötü bir anınızı anlatın diye eklemiş.
Adam olur demiş ve eklemiş, “bir gün ben kaybolmuştum.. “
(Bu kötü anlatımın yazarı bilinmiyor)
You must be logged in to post a comment.